JLL Türkiye, Türkiye Ticari Gayrimenkul Pazarı verilerini açıkladı. Raporda gayrimenkul yatırım pazarının yanı sıra perakende, ofis, lojistik ve otel pazarlarına ilişkin değerlendirmeler ve 2023 yılı beklentilerine dair ilgi çekici bilgiler yer alıyor.
Ticari gayrimenkul alanında profesyonel hizmetler veren ve yatırım yönetimi danışmanlığı sunan JLL Türkiye’nin raporuna göre talepleri yükselen perakende pazarı büyümeye devam ediyor. 2022’de yüksek enflasyona karşın tüketicilerin harcama iştahı güçlü kaldı. Alışveriş merkezi ciroları geçtiğimiz yılın ikinci yarısında reel bazda %26 arttı. Perakende pazarı ise yüksek enflasyon ve tüketici güvenindeki dalgalanmalara rağmen 2022’de tüketicilerin yoğun talebinden yararlandı. Pazarın, 2021’de pandemi kısıtlamalarının kaldırılmasıyla hızlanan büyümeye ilişkin faaliyetleri, birçok perakendecinin gelir artışı bildirmesiyle hız kazandı. Yurt içi ziyaretçi hareketliliğindeki yükselişin bir yansıması olarak da büyük şehirlerdeki turistlerin çoğalması perakendecilerin bu performansını destekledi. Hem ana caddelerde hem de alışveriş merkezlerindeki doluluk oranları en yüksek seviyelere ulaşırken, pandemi sonrası kira artışları da yaşandı.
“Ofis kiraları artıyor”
JLL Türkiye Eş CEO’su Tarkan Ander, istatistiklerinden hareketle konuya dair şu değerlendirmede bulundu: “Türkiye’de konut sektörü ekonomik zorluklar karşısında dayanıklılığını kanıtlarken, Türk lirasının görece istikrarlı seyri döviz bazında getirileri yükselterek ticari gayrimenkul yatırımlarına olan ilgiyi artırdı. Ofisler için kaliteli mekanlara taleplerin artması, kiraları yukarı taşırken; lojistik depolarında arz ve talep dinamikleri kira gelirleri ve yatırımcı ilgisi açısından sağlam görünümü desteklenmeye devam ediyor. Ticari gayrimenkullerde alıcı ve satıcı arasındaki fiyat farkı birincil varlıklarda işlemleri sınırlandırmasını ise 2022’de de sürdürüyor. Öte yandan alım fırsatı ve katma değer imkanı sunan varlıklarda sermayenin güvenli limanlara yönelmesi, bankalar tarafından satış baskısı altındaki alışveriş ve oteller için önümüzdeki dönemlerde yatırım işlemlerinde hareketlilik beklentisini koruyor.”
Kiralama işlemlerinde en büyük payı 3PL şirketleri aldı
Raporda Türkiye 2022’de sahip olduğu stratejik konumundan dolayı artan reshoring uygulamalarının, yüksek potansiyeliyle öne çıkan ana pazarlardan biri olduğu görülüyor. Pazarda arz-talep dengesizliği devam ederken, yeniden yapılanma faaliyetleri ivme kazanmaya başlıyor. Arz eksikliği nedeniyle karşılanamayan talep, işlemler üzerinde baskı oluşturmaya geçtiğimiz yıl devam ederken, kiralama işlemlerinde en yüksek payı ise %60’la 3PL şirketlerinin aldığı kaydediliyor. Maliyet bazlı riskler karşısında Avrupa’ya daha yakın tesisler ve tedarikçiler eklenmesiyle hızlanan yeniden yapılanma faaliyetleri açısından Türkiye yüksek potansiyeli ile öne çıkıyor.
A sınıfı ofisler yükselişte
Pandemi döneminde hibrit ve uzaktan çalışma modelinin 2022’de de devam ettiğine değinen JLL Türkiye Eş CEO’su Tarkan Ander’in ofis sektörüyle ilgili değerlenmesinde belirttiği gibi 2022’nin ikinci yarısında hibrit çalışma modeli doğrultusunda evden çalışmanın ağırlığı azaltılarak ofise dönüşlerin hızlandığını gözlemleniyor. Hazır ofislerin kiralama sözleşmelerinde daha esnek olunarak düşük yatırım maliyetleri gerektirmesi nedeniyle kullanıcılar tarafından yüksek talep görmeye devam ettiği kaydediliyor. Ofislerdeki boşluk oranlarındaki düşüş ise kira artışlarını hızlandırıyor. Bunun yanı sıra kullanıcıların kaliteli ofis alanlarına olan yoğun talebi sürerken, MİA bölgesinden boşluk oranları 2014’ten bu yana en düşük seviye olan %12,4 oranına kadar gerilediği belirtiliyor. Dolayısıyla şirketler ofis alanlarını genişletmek yerine, kullandıkları alanın özelliklerine yoğunlaşıyor. A sınıfı ofisler, kaliteli ofislere olan yönelim ile artan talebe paralel olarak benzerlerine göre üstün performans gösteriyor.
Türkiye, Avrupa’nın en popüler destinasyonlarından biri haline geliyor
Rapordan hareketle pandemi döneminde otel varlıklarında yapılan iyileştirmelerin yanında operatörlerin genişleme planları ve marka girişlerini duyurmasıyla otel açılışları ivme kazandığı gözleniyor. Bu durum ise İstanbul’un eşsiz tarihi ve kültürel birikiminin yanında Antalya, Bodrum ve Dalaman sahillerinin popülaritesini artırıyor. Performans göstergelerinin pandemi öncesi seviyeleri yakalaması, hatta bazılarının 2019 seviyelerini geçmesiyle turizm pazarında önemli bir toparlanma yaşanıyor. Tatil ve resort bölgelerinin yanı sıra kentsel pazarlarda ziyaretçiler yoğunlaşıyor. Bu kişilerin %67’si Türkiye’yi seyahat ve eğlence amacıyla tercih ederken, sağlık ve alışveriş amacıyla tercih edenlerin sayısının da 2019’a göre sırasıyla %80 ve %39 oranında yükseldiği görülüyor.
Türkiye’yi 2022’de toplamda 51,4 milyon turist ziyaret etti
Ayrıca rapordan şu bilgilere ulaşıldı: Türkiye’yi 2022’de toplamda 51,4 milyon turist ziyaret etti. Yabancı ziyaretçilerin oranı %86,3 olurken, yurt dışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerin oranı ise %13,7 olarak kaydedildi. Geçen yıla oranla %75 artış gösteren toplam ziyaretçi sayısı, pandemi öncesi dönemin sadece %1 altında kalırken, Türkiye’de otel pazarı 2022’de güçlü bir performans sergiledi. Ülke genelinde doluluk oranları yıllık bazda %28,3 oranında artarak Avrupa ortalaması olan %64,6 seviyesinin üstüne çıktı. Bu durumda Türkiye’deki turizm pazarı acenteleri, erken rezervasyon seviyelerindeki olumlu durumla yabancı ziyaretçi sayısı ve turizm gelirleri açısından tarihi rekor bir yıla hazırlanıyor.